Sevgili Işıl ile yaptığımız bir geziydi.Iş dışında kalan vakitlerde küçücük Brüksel'in belki de tek enteresan GRAND PLACE meydanında bol bol vakit geçirdik.
13. yüzyılda inşa edilen ve Unesco Dünya Kültür Mirası listesine giren bu meydanda çoğu meslek loncaları için kurulmuş, bitişik nizamda yapılmış onlarca bina göz alıcı güzellikleri ile göreni cezbediyor. Hangi noktadan bakarsanız bakın titiz bir işçilikle ince ince dokunmuş binalara hayran kalmamak imkânsız. Bu sebeple sabahın ilk saatlerinden gece geç saatlere kadar meydan dolup taşıyor.
bu şahane meydanda tüm gün geçirilebilir, harika cafeler,lokantalar, pastaneler ve mağazalar var.Yada sadece yere oturup yada uzanıp buranın ruhu hissedilmeye çalışılabilir..ben her ikisini de yaptım :)!
Bu meydanın şöyle bir özelliği var; tarihte her başa geçen kral , bir öncekine nispet daha görkemli ve enteresan bir mimariye sahip bu binaları inşa ettiriyormuş..bu meydan bir nevi EGO yarışı yapılan ve sonunda bu şaheserlere kavuşan mistik bir yer haline gelmiş.Aşağıdaki bazı fotoğraflarda parça parça bu meydanda yer alan görkemli mimarilerin bir kısmını göreceksin. Hissetmek için gitmek gerek..
meydanda , bir köşede aşağıdaki bu isa heykeli var. Insanların dokunuşları ile rengi değişmiş. Dikkat edildiğinde bu heykelde farklı obje ve canlılar var. Ben şu şekilde yorumladım; kim neye inanıyor, neyi seviyor yada ne istiyor ise ona dokunmuş. Inançlı olanlar Isa'ya dokunmuş, bebek isteyenler bebek kafasına, ben köpekleri sevdiğimden köpeğe dokunuyorum..insan oğlu işte..:)
Belçika çikolatası ve birasıyla meşhur. Sıra sıra çikolata dükkanları, çikolata aşıkları için mükemmel bir deneyim , benlik değil ama görsellik fena alıp götürüyor.
Fransa ve Belçika da meşhur yiyeceklerinden : MOULE
şahane bir şey, midye sevenler için tabi. Şöyle tarif edeyim;
midyeler tepeleme bir tencerede geliyor, altta çorbası üstte midyeler. Sunum şahane değil ama ilginç, yanında patates kızarması. Midyeleri tek tek açıp yiyorsun ,doymazsan çorbasını içiyorsun .
Ben bu iki ülkeye her gittiğimde yedim ama Fransa- Lille de ilk yediğimin tadını bulamadım!
şahane bir şey, midye sevenler için tabi. Şöyle tarif edeyim;
midyeler tepeleme bir tencerede geliyor, altta çorbası üstte midyeler. Sunum şahane değil ama ilginç, yanında patates kızarması. Midyeleri tek tek açıp yiyorsun ,doymazsan çorbasını içiyorsun .
Ben bu iki ülkeye her gittiğimde yedim ama Fransa- Lille de ilk yediğimin tadını bulamadım!
ve tabi Belçika birası! ben turistik paket 8 li bira alı eve getirdim, bir haftasonu ben ,Burak ve Erdinç oturup tek tek içtik am 5. den sonra attık. Çok acıydı.Sanırım yanlış seçim yapmışım :)))
CHEERS !
sevgiler
Nihal
çevreyi koru, hayvanlara saygı duy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder