Salı, Ocak 04, 2011

istanbul-ankara-kırıkkale-nevşehir-kapadokya gezisi 2008/yaz



                                                                     Kapadokya Gezisi
2008 / ilkbahar
 
Kapadokya , Dünya ve Türkiye’de görüp en etkilendiğim 3. veya 4. sırada diyebilirim. Böyle bir zenginliğe sahip olmak ve bunun kıymetini bilmemek ne ayıp. O kadar utandım ki gezerken. Maalesef yazıma kötü başlıyorum çünkü ben hayatım boyunca böyle zarar verilmiş ama buna inat varlığını sürdüren, kendini koruyan böylesi doğa harikası görmedim. Tüm kiliselerde yer alan dini resimlere zarar verilmiş. Aptalca isimler kazınmış, nefretle duvarlar sökülmüş, bu Hristiyan kültürüne duyulan nefret ve öfke değil bence , bu ezilmiş, cahil kültür bilmez insan müsveddesi yaratıkların kendi mutsuzluklarının dışa vurumu dur. Bu, ülkesini sevmeyen , kıymet bilmeyen ,yaşadığını zanneden ama hayatın zerresinden anlamayan insan müsveddelerinin boş vermişliği.


Bunu durumu oradaki görevlilere sorduğumda buna bakın nasıl bir kılıf uydurulmuş .Özellikle Yunanlıların Hristiyanlık inancına göre bu resimlerde yer alan kutsal insanların özellikle İsa Mesih’in gözlerini oyarak dökülen kireci alıp suya karıştırıp içtiklerini ,bunun sonucunda hayat boyu şanslı olacakları şeklinde…ne zavallılık.. ben kendi gözlerimle Yılanlı kiliseye girdiğimde içerde yer alan Türk ziyaretçilerden birinin küçük kızı duvara bir şeyler kazıyordu ve annesi ona gülüyordu (görünüşlerinden ya oranın yerel halkı yada civar köylerden oldukları anlaşılıyordu, anne okumamış hangi eğitimi ile çocuğunu uyaracak ) saniye beklemeden müdahale ettim ,bağırdım çağırdım.. kiliseden kovdum.. ne bir görevli var ne başka uyaran, eminim arkamdan benimle çok eğlendiler…



                      *************************************************
Bu masalsı diyarı anlatmak çok zor.. oranın havasını solumak gerek. Birlikte gittiğim arkadaşım Yüzüklerin efendisi filmlerinin yazarının buralara gelip gezdiğini ve etkisi altına kalarak senaryodaki hobitleri yazdığını söyledi. Bence doğru! sadece hobitleri değil filmdeki birçok sahne buradan fırlamış gibi.. Bunları görebilmek için oraları biraz hayal gücünüzle birlikte gezin lütfen.

Bu özel doğa yontması evler inanılmayacak güzellikte. Çoğu yükseklerde yapılmış. Amaç düşmanı erken görebilme , kaçabilme ve ulaşılabilirliği zorlaştırma.



Biz bu taşlarda oyulmuş mağarada kaldık. Bu kayaların özelliği gece sıcak ,gündüz serin tutması. İlkbaharda gittik, biraz serin olmasına rağmen gece çok rahat uyuduk. Ev sahibi çok şirin,5 odalık pansiyon yapmış.

Anlatılanlara göre Nevşehir’in altı tünel ve şehirler ile doluymuş. Zaten Derinkuyu mucizesini görerek buna inanmak çok kolay. Her tarafı gizem kokan bu bölge bence dünya mirası olmalı. Korumaya alınmalı.



Bu bölgenin birde üzümünden yedik. Tepelere çıktıkça sahipsiz üzüm bağları var, baldan tatlı üzümler yedik 


Bu gezide motor yerine arabayı tercih ettik, kask ,mont ,çanta elimizde rahat dağ tepe gezemeyeceğimizi düşünerek pick –up ile geldik. Kapadokya’nın turlarda gezdirilen standart rotalarını gezmek yerine kafamıza göre gezmeye başladık ve inan böylesi çok daha şaşırtıcı. Civar köylere gittik, her yere girdik çıktık her noktasında şaşırtıcı şeyler gördük.

Kapadokya’da birde hamam var, kadın –erkek karma bir hamam. Çoğunlukla yabancı turistler geliyor, bizde kaçırmadık.

Ihlara vadisi;

Burası da etkileyici bir doğa harikası. Oldukça derin bir yarık.Yaklaşık 300 merdiven ile iniliyor. Şu anda içinde akan su oldukça sığ ama yolu çok uzun. Yüne yüksek kaya duvarlarında yer yr mağaralar ve güvercinlikler göze çarpıyor. Çok farklı bir coğrafya.








Derinkuyu;


Kapadokya’ya yakın birde DERINKUYU adında bir yer altı şehri var. Burayı anlatabileceğimi umuyorum. Yerin altında , 8 kat olarak kazılmış. Tüneller , odalar, depolar, merdivenler den oluşuyor. ilk 3 kat gezilebiliyor. Bunun insan eli ile yapılmış olabileceğini düşünmek , baktıkça ve bir daha baktıkça inanılmaz geliyor. Hangi teknoloji ile kazılar yapılmış, hava sirkülasyonu , ısınma sağlanmış olabilir? Yer altında 8 kat içinde yaşamaya karar verebilmeyi nasıl bir korku sağlamış olabilir?





 Derinkuyu'daki kilise ;

                          pansiyonumuz ; gece sıcacık gündüz serin mağaramız :)
Kapadokya bölgesinde korunma şekli ya en tepelere çıkıp kayalarda ev yapmak yada en derinlere inip tünellerde yaşamak…

Sadece bunu düşünmek bile insanın aklını başından alıyor.

Giderken yanınıza hayal gücünüzü de almayı unutmayın 

Buyurun fotoğraflar…
bir kabak nasıl kavun zannedilir, sinsice yaklaşılır, koklanarak kavun olmadığı anlaşılır ve toz olunur ;



 burada da dalga geçecek bir şey buldular ;  
karakol bile kaya'nın içinde ;
 

























yer altında depolar..malzemeleri saklamak, uzun süre tazeliğini korumak amaçlı ,
                                           
                                             Kapadokya 'nın vazgeçilmezi , balonlar...






NEVŞEHIR ;
  










1 yorum:

  1. Profesyonel bloğunuzda bize lutfedip yer verdiğiniz için öncelikle teşekkürlerimizi sunar, yayın hayatınızda grand mobilya firması olarak başarılar dileriz.

    YanıtlaSil